PROBLEMLİ DAVRANIŞA DUYU BÜTÜNLEME GÖZLÜĞÜNDEN BAKMAK – MODULASYON
Duyu Bütünleme süreçlerini anlamanızın en güzel yanı, çocuklara çeşitli etiketleri yapıştırmadan önce onların duyu bütünleme süreçlerini yani ‘Duyusal Profil’lerini tanımanız gerektiğini bilmektir.
Çünkü bilirsiniz ki, duyusal profilini anlayıp ona göre basit müdahalelerle desteklediğiniz çocuk; ‘Yemek Yemeyen’, ‘Uyku Düzeni Bozuk’, ‘Tembel’ ‘Aşırı Hareketli’, ‘Huysuz’ ya da ‘Yaramaz’ gibi hallerinden kolaylıkla kurtulabilir.
Öncelikle çocuğunuzun ‘Duyusal Profilini’ tanıyabilmek için bilmeniz gereken başlıkları anlatmak istiyorum. Çocuklar çevrelerinden gelen duyusal uyaranlara her zaman normal cevaplar veremeyebilirler. Biz duyu bütünleme uzmanları, bu farklı cevapları 3 temel başlıkta değerlendiririz:
MODULASYON (Duyusal Uyaranın Ayarlanması) :
Duyusal Uyaranın Ayarlanması’ sorunu olduğunda çocuk; aşağıda yazdığım sorunları her bir duyusu için tek tek ya da ayrı ayrı başlıklarda yaşayabilir, hatta aynı duyu bazı anlar 1, bazı anlar 2 de ya da 3 de bahsettiğim belirtileri gösterebilir.
1. Uyaran Arayışı: Bazen çocuğumuzun beyni daha iyi beslenebilmek için bir uyarana daha çok ihtiyaç duyabilir. Bu onun kendisini geliştirmek için bulduğu bir çözümdür. Çocuk ihtiyacı olan uyarana yönelir ve onu alabilmenin bir çok farklı yolunu bulur.
2. Uyaranın Farkında Olmama: Bu durumda çocuk gelen uyaranla ilgilenmez, ona doğru yönelmez. Farkında ya da umrunda değilmiş gibi görünür. Bu durumu çocuğunuzun uyaran eşiğinin olması gerekenin üstünde olması olarak düşünebilirsiniz. Bu eşik yüksekliği de gelen uyaranın yetersiz kalmasına ve çocuğun uyaranı fark edememesine sebep olur.
3. Uyarandan Rahatsız Olma: Çocuk çevresinden veya kendi vücudundan gelen uyaranı tolere edemez. Uyaranın dozu bizim için normal bile olsa, çocuğumuz için rahatsız edici yükseklikte olarak algılanır. Uyaran eşiği olması gerekenin altında olan çocuklar bu sorunu yaşarlar.
‘Hiperaktif’ ya da ‘Yaramaz’ olarak etiketlenen çocuklardan bahsetmek ve bu çocukların neden böyle davranıyor olduğunu anlamak için duyu butunleme gözlüğünden bakmanızı sağlamak istiyorum.
Öncelikle ‘Duyusal Uyaranın Ayarlanması- Modulasyon’ sorununun ilk basamağındaki bilgiyi 2 iç duyumuzla birleştirelim:
- Hareket ve Denge (Vestibuler) Duyumuz: Başımızın her hareketinde uyarılır ve beynimize hareketimizin hızı, yönü ile ilgili bilgiler göndererek denge ve koordinasyon becerilerini kazanmamızı sağlar. Sallanmak, dönmek, koşmak, zıplamak vb vestibuler duyumuzu uyarır ve çalışmasını sağlar.
- Vücut Farkındalığı (Proprioseptif) Duyumuz: Gözlerimiz kapalıyken vücudumuzu hissetmemizi ve konumunu anlamamızı ve bir iş yaparken gücümüzü doğru ayarlayabilmemizi sağlar. Duyusal alıcıları eklem ve kaslarımızın içindedir. Bulunduğu yer itibari ile kas ve eklemlerimizi çalıştırdığımız her durumda uyarılır. Zıplamak, ağır birşeyi kaldırmak, itmek, çekmek, tırmanmak, çarpışmak, emeklemek gibi..
Bu her iki duyumuz da öğrenme, davranış, sosyal, psikolojik, fiziksel ve algısal birçok becerilerin temelinde; kendi vücudumuz ve çevremizle olan ilişkimizin ilk aşamalarını oluşturan, sinir sistemimiz için oldukça önemli olan duyularımızdır.
Gelelim ‘Yaramaz’ çocuğa; bahsettiğim bu iki duyu için az önce 1 numarada bahsettiğim sorunu yaşayan yani uyaran arayışı olan çocuk, beyin gelişimini desteklemek için sürekli koşmak, hareket etmek, dönmek, zıplamak, eşyaları itip çekmek hatta çarpmak eğiliminde olur.
Toplum içinde ya da okulda zorlanan, sürekli kıpır kıpır, olduğu yerde duramayan çocukları duyu bütünlemede biz; ‘Yaramaz’ olarak değil; ‘Uyaran Arayışı Olan Çocuk’ olarak tanımlar, bu konuda destekleyerek, beyninin doğru beslenmesini ve böylece uyaran arayışının sonlanarak MODULASYON becerisinin normalize olmasını sağlarız.